Genelde
geç uyuyan ben, o gece de geç saatlere kadar intrnette sürttüm. Saat 3 gibi
telefonuma mesaj düştü. Mesaj lokasyon gösteriyordu. Mr.EN'den gelmişti.
Askerdeydi ya kendisi, anlayışlı olmamız gerekirdi ya. Ben de bu kurallara
uyarak cvpladım mesajını, biraz diyalogdan sonra uykuyu bahane edip uyudum.
ENbenim 3 yıl ile ilişki rekorumu kırdığım eski sevgilim; adı üstünde bu hayatta
en sevdiğim, evlilik hayalleri kurduğum tek erkekti. Ama artık benim yüzümü
güldürmüyordu mesajları ve aramaları. Bir gariplik vardı.
Biraz iç sesime
kulak verdim , kalbim artık onun adına atmıyordu sanki. EN'in son aylardaki
dengesizliği ve en son hayatında yer verdiği paçozu sevdiğini söylemesi beni
ondan itivermişti biranda. Bunu yeni anladığım için de salak dedim kendime.
Çünkü EN bizim her içki masamızın konusuydu ve en son 3-4 gün önce yine bu konu
açıldı ve can sıktı.
Fakat bugun EN can sıkmıyordu, düşündürmüyordu bile.
Başka birşey beni düşündürüyordu. Daha karmaşık birşey... EN'in boşluğunda
birşey beni heyecanlandırmıştı sanki. Dinlenmeye çekilmiş yüreğim biraz
canlanmıştı. Merakım sonrasıydı, sonrasını göremediğim, öncesi olmayan, sadece
mesajlarda yaşayan bir Facebook arkadaşıydı bu... Ve öyle iki ortak tanıdığımız
vardı ki, risk almaya değer miydi? Bunu zamanla görceğiz ;)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder